Bugün ki yazımıza bir soru sorarak başlayalım. Yıllık enflasyon %8,00’e inse veya herhangi bir tek haneye bu durum yaşadığımız hayat pahalılığını ortadan kaldırır mıydı veya hayat pahalılığının ortadan kalktığı anlamına gelecek miydi?
Ya da başka bir soru;
Enflasyon %10 olsa hayat pahalılığı daha çok mu hissedilecekti?
Fiyatlar genel düzeyine ve alım gücüne bakmadan yalnızca değişim oranına odaklanmak doğru değildir. Çünkü düşük enflasyon H.P.’yi ortadan kaldırmıyor. Enflasyonun sıfır veya düşük olması tabi ki önemlidir de bu durumun hangi fiyat düzeyinde gerçekleştiği çok daha önemlidir.
Enflasyon başkadır hayat pahalılığı başka. Enflasyon yokken de hayat pahalılığı yaşarsınız. Geliriniz enflasyon kadar artıyorsa değişen pek bir şey yoktur da enflasyon doğru ölçülüyorsa yada doğru açıklanıyorsa.
Hayat pahalılığı gelir artışının enflasyonun altında kalması halinde fiyatların halkın gelirine göre yüksek kalması ve satın alma gücünün düşmesi anlamındadır.
Sokakta ki konuşmalara baktığımızda herkes; “meyhaneler dolu, marketler harıl harıl çalışıyor, ortalık araba galerisi dolmuş, villalar tanesi 500 bin sterling satılıyor..” gibi söylemler dolaşıyor.
Serbest piyasa ekonomisi ve rekabet kurallarına göre bir mal veya hizmetin fiyatı çok yüksek ise o mal ve hizmete talep olmaz. Fiyatı düşer. Ama fiiliyatta öyle olmuyor. Gelir dağılımı aşırı bozuksa kolay ve spekülatif para kazanma yolları varsa, yüksek fiyatlı mal ve hizmetlere de talep oluyor.
Gerçekte bu fiyatlar halkın çoğunluğuna göre pahalı fiyatlardır.
Her toplumda gelir dağılımı aşırı bozuksa gösteriş amaçlı tüketim artar. İki türlü fiyat oluşur lüks ve pahalı, ucuz ve her kesime hitap eden fiyat ve mallar. Bu da çözüm değil. Çünkü diğer malları satanlar spekülatif fiyatlara bakıp onlarda fiyatlarını artırıyorlar ve dolaylı olarak hepimize zarar veriyor.
KKTC’de büyüme oldu fakat bu büyüme halka yansımadı. Halkın fakirlik düzeyi arttı. Halkın toplam büyümeden aldığı pay görülemedi.
Ülkemiz ithalata dayalı bir ekonomiye sahip olduğu için ve gelir artışı da ithal mallar artışına paralel artmayınca hayat pahalılığı göreceli olarak artar. Öz tüketim (kendi ürettiğimizi tüketmek) olmayınca H.P daha çok hissedilir.