Bugün yarın asgari ücret artışının yeniden belirlenme zamanıdır. Ekim ayında piyasada geçen aya oranla %20 daha fazla bir emisyon olacak. Pazar fiyatları artacak, hepimiz pahalılık şikayetlerimizi artıracağız. Tartışmalar yeniden başlayacak ‘maaşlar arttı, pahalılık arttı yarın enflasyonda artacak’ peki maaş artışları enflasyonu artırır mı?

Bizde enflasyon kronik haldedir. Yıllar var yüksek enflasyonla cebelleşiyoruz, bir türlü düşüremiyoruz ( Türkiye ve direk olarak KKTC ). Enflasyonun düşürülemediği ortamlarda emeği ile çalışan ücretli kesim maaşını enflasyona göre ayarlayamaz. Bu kesimin satın alma gücünde ortaya çıkan gerileme ancak maaşının artırılması ile giderilebilinir. Bu ücret artışı eylemi aynı zamanda ekonominin canlılığı açısından da önemli bir gereksinimdir. Çünkü satın alma gücünün sürekli gerilemesi insanların taleplerinin gerilemesine bu da ekonominin büyüyememesine engel teşkil eder.

Maaş artışları maliyet artışlarını beraberinde getirdiği için bu artış ise fiyatlara yansıdığından enflasyonun yükselmesine katkı sağlar, bu da diğer bir doğrumuz . Fakat asgari ücret artışının yüksek enflasyona katkısının zannedildiği kadar yüksek olmadığı geçen yıl TCMB’nin II. Yarı enflasyon raporunda vurgulanmıştı. Asgari ücrete her %1’lik artışın TÜFE üzerinde , 0.07 oranında etki yaptığı hesaplandı. Görüleceği üzere asgari ücret artışının ve HP ödeneğinin enflasyon artışına katkısının zannedildiği kadar fazla olmadığı gibi bir gereksinimdir de aynı zamanda. Çünkü enflasyon ve Hayat Pahalılığı artış nedenleri başkadır.

Emek, üretim üzerinden ücret alır. Üretimin yapılması için 4 unsurdan bir tanesi emektir. Tüm üretim faktörleri üretimden paylarını alırken emek de almak zorundadır. Bunun için emeğin ücretini ekonominin gidişatına göre ayarlamak şarttır.

Bizde yaşanan hayat pahalılığıdır. Enflasyon gelirlerimizden daha hızlı artıyor, bunun içinde hayat pahalı oluyor. Maaş ve ücretler enflasyondan daha az artıyorsa satın alma gücü gerilemiş demektir. Eğer enflasyonla gelir artışı arasında zaman farkı varsa hayat pahalılığı çok ciddi anlamda hissedilir olur. Satın alma gücü ciddi bir biçimde kaybolur ve enflasyona ek olarak Hayat Pahalılığı altında ezilmiş oluruz.

Çalışanın payının belli bir düzeyin altına düşmemesi için ücretin asgarisi belirlenir ve bu ücret altında ödeme yapılamaz.

Ülkede meydana gelen enflasyon sonucu sermaye kendini ayarlar ve enflasyon farkını alır. Emek kendisi ayarlayamaz ve enflasyon altında ezilir. Emeğin maddi açıdan enflasyon kaybını maaş ve ücreti ayarlar. Ücretin ayarlanması sadece emeğin enflasyona göre alım gücünün yükseltilmesi değil ayni zamanda ekonominin canlı kalmasını korumak olarak da gereklidir.